Merhabalar;
Bu yazımda Dr. Yaşar Erdinç
Eğitici Bülten Serileri 11 ve 12 nolu bültenlerden çıkardığım notları buraya
iliştireceğim.
30.11.2015 tarih ve 11
nolu bülten Rusya Uçak Krizi ve Ülke Ekonomisine etkileri değerlendirmeleriyle
başlamış. 2015 yılında uçak düşürülmesi ile başlayan krizi herkes
hatırlıyordur.
Turizm – Dış Ticaret –
Yatırım ilişkileri üzerinden yorumlanan kriz değerlendirmesi sonrası Borsa İstanbul
ile ilgili önemli bir yenilik ile devam edilmiş. BISTECH uygulamasının
başlangıcı o haftalarda olmuş. Uzun vadeli yatırım eğitimleri bu bültende yok.
💥06.12.2015 tarih ve 12
nolu bülten ile devam ediyorum.
“… Yeni olan hiçbir şey
yoktur, sadece tarih okumamışsınızdır.” George Santayana.
Bültende geçen güzel bir
ifade. Bu ifadenin geçme sebebi ise yine o yıllarda ABD’de enflasyonun ivme
gösterebileceği, bunun küresel piyasalara olan etkisi ve FED’in davranışlarının
geçmişte yaşanan olaylar incelendiğinde paralel olabileceği yorumudur.
1961 Resesyonu, 1970 –
1976 Dönemi Bretton Woods’un Çöküşü ve Sonrası, Petrol Krizi ve sonrası
başlıkları incelenmiş. İlgilenenler google’dan bu konulara detaylıca bakabilir.
Sadece bir bölüm daha
fazla dikkatimi çekti çünkü günümüzde yaşanan gelişmelere tıpatıp benziyor.
“…
ABD ekonomisi enflasyon sarmalına girmişti. Yani ekonomik birimler (hane halkı
ve işletmeler) enflasyonun ileride yüksek kalmaya devam edeceğini düşündüğünden
paradan kaçış başlamıştı. Kimse elinde para tutmak istemiyordu. Çünkü, bugünkü
para yarın aynı malı aynı fiyata alamayacaktı.
Hatırlarsanız
2000 öncesinde de Türkiye’de araba bir yatırım aracıydı. Aldığınız arabayı bir
iki yıl içinde aldığınız fiyatın 2-3 katına satabiliyordunuz. Ya da ev kadınları
eline para geçtiğinde, ileride evlenecek kızı için televizyon, buzdolabı,
çamaşır makinesi gibi çeyizler alıyordu. Çünkü parayı elinde tutsa, gelecek ay
o malın fiyatı yükselmiş olacaktı ve alamayacaktı…”
Ülkemizde yaşanan yüksek
enflasyon nedeniyle tüketicilerin de yukarıdaki gibi davrandığını az çok
gündemi takip eden herkes biliyordur. Alınacak beyaz eşyaların taksitle
erkenden alınmaya çalışılması, arabaların yatırım aracı olarak alınıp
–satılması vb …
“…
Hani uzman olarak adlandırılan bizler, yapmış olduğumuz yorumlar tutunca
ya da gerçekleşince “ben demiştim” deriz. Ama söylediğimizin tersine bir
gelişme olunca, bundan pek bahsetmeyiz ve bunun bizim bilgisizliğimizden
olmadığını düşünürüz. Aslında gerçekte de durum budur. Piyasalar söylediğiniz
yöne gitse de, gitmese de çok bildiğimizden veya bilgisizliğimizden
kaynaklanmaz.
Şartlar
değiştiği anda fiyat değişir. Bir bakkaldan aldığınız bir şişe suya 1 liradan
fazla ödemezsiniz ama çölde susuzluktan ölmek üzereyken size sunulacak bir şişe
suya bütün varlığınızı verebilirsiniz.
Piyasalarda
ise şartlar sürekli değişir…”
💥Uzun Vadeli Eğitim
bölümüyle bültene devam edelim;
Yaşar Hoca’ya bir okuyucu
mektup göndererek, uzun vadeli yatırım kapsamında hisse yatırımını yaptığını,
sene sonu yaklaştığı için temettü, bedelli / bedelsiz gibi durumlar söz konusu
olabileceğini, bu durumda ne yapması gerektiğini, temettü ile hisse mi alınsın,
hisseler yükseldiğinde satıp düşünce geri mi alalım vs tarzı sorular sormuş.
Yaşar Hocam da biz Basit Yatırımcılar için mihenk taşı olacak Uzun Vadeli Yatırım Stratejisini bence cevapları ile özet geçmiş – tekrarlamış;
🔔1)Uzun
vadeli hisselerde ilgili şirket için oluşturulan temel analiz senaryosu
değişmediği sürece portföyde tutulmaya devam edilecek ve alım-satımdan uzak
durulacak. Çok nadir durumlarda alım satım yapılması söz konusu olabilir ama en
az 3 yıl tercihen 5 yıl boyunca bu hisseleri biriktirme amacı taşıyor
olmalısınız.
🔔2)Temettü
dağıtıldığında, alınan temettü ilgili hissede alım yönünde kullanılmalıdır.
Genellikle temettü dağıtımları sonrasında fiyat gerileyebilir. Bu gerileme
sırasında uygun gördüğünüz seviyelerden sizler alım yapacaksınız.
🔔3)Her
ay belirli bir miktar parayı bu hisselere yatırmalısınız. Özellikle de sert
düşüş olduğu zamanlarda alımlarınızı yapmalısınız.
🔔4)Uzun
vadeli hisseler kısa ve orta vadede endeksin performansı altında kalabilir. Bu
normaldir. Şirketin temel analiz hikâyesi değişmediği sürece sorun yoktur ve
hikâye değişmediği sürece stop yapılmayacaktır. Örneğin Bağfaş’ın yıllık
bilançosu da pek parlak olmayacaktır. Dolayısıyla Nisan sonunda ilk çeyrek
bilançosu yaklaşana kadar performansı endeksin altında kalabilir. İşte bu tür
dönemler hisseyi toplamak için önemli fırsatlardır.
🔔5)Uzun
vadeli portföyde en fazla 5 hisse olmasını önerebilirim. Dolayısıyla alımlar
beşe bölünmelidir. Her ay 500 TL tutarında alım düşünüyorsanız, bunu yaklaşık
100’er TL olarak yaymalısınız.
🔔6)Uzun
vadeli portföye alınan bir hisse için belirli bir vadede belirli bir fiyata
ulaşmasını hedeflemek gerekiyor. Eğer 3 yılda ulaşmasını beklediğimiz hedefe 6
ayda ulaşırsa ve özellikle de piyasa çarpanları artık çok pahalandığını
gösteriyorsa portföyden çıkarıp yerine başka bir hisse alınması gerekebilecek.
Dr. Yaşar Erdinç
yukarıdaki soruya verdiği cevaplar ile Basit Yatırımcılar için bir strateji
çizmiş.
🔑Kendi yatırım stratejimde de benzer ilkeler var. Ben 5 şirket değil de daha fazla tutuyorum misal. Yatırım vadem bazı şirketler için neredeyse sonsuz. Ama ortalama olarak 10 yıllık bir vade ile Süper Uzun Vadeli Portföy oluşturdum.
Bir başka portföyüm ise Büyüme Portföyüm olduğu için bu portföydeki şirketlerimin vadesini, beklenti açıklamalarına göre gelecek değerlerine ulaştığı zaman olarak belirledim.
“… piyasa çarpanları artık çok pahalandığını gösteriyorsa portföyden çıkarıp yerine başka bir hisse alınması gerekebilecek.”
💣
“…
Uzun vadeli hisseler kısa ve orta vadede endeksin performansı altında
kalabilir. Bu normaldir. Şirketin temel analiz hikâyesi değişmediği sürece
sorun yoktur ve hikâye değişmediği sürece stop yapılmayacaktır.”
💣Kesinlikle doğru. Bir
şirketi en az 10 yıl boyunca portföyümde tutacaksam, şirketin işlerinde bir
problem yoksa faaliyetler devam ediyorsa, karını benle paylaşıyorsa, satış ve
karlılıklarında bozulma yoksa – hedefler tutuyorsa fiyat performansının endeks
altında kalması benim için dert değil.
📌Aylık alım yaptığım
şirketler benim için düşmüş ya da çıkmış dert olmuyor. Aylık alım sisteminin
verdiği psikolojik rahatlık inanılmaz.
Eskiden yedek rezerv
yapmaya çalışıyordum, düşüş anlarında alım yapmak için. Yine yapmaya
çalışıyorum maaştan artan paraları bir şekilde “Ayı Rezervlerine” atıyorum. Ama
eskisi kadar dert etmiyorum.
Çünkü uzun vadede aylık
alım ile düşüş anlarında yapılan toplu
alımlar arasında istatistik olarak çok bir fark yok. Bunla ilgili olarak bir
çalışmayı twitter’dan takip ettiğim bir yatırımcı yapmış. Bakmanızda faydası
olacaktır.
İlgili yazı; “Bedevi,Memur, Pala hangisi sensin? Gerçekten fark ediyor mu?”
Yani benim için her
ayın 15’inde sanki KONUT KREDİM varmış gibi alım sistemi en idealdir.
Yatırım tarzı ve stratejisi kişilere özel
olmalıdır. Herkesin gerçekliği farklıdır. Benim için en uygun sistem bu. 10
yıllık bir konut kredisi çekmişçesine her ay belli günde kendime ödeme yapmak!
Portföyümden alımlar yapmak. Endeks düşse de çıksa da…
💦Bültenden devam edelim;
Yaşar Hoca, bültenin son
kısmında bir genç yatırımcıyla hayali diyalog üzerinden bizlere bir takım
dersler ve ödevler vermiş.
Excel kullanarak bir
grafik üzerinde hedef şirketin çeyrek dönemler
itibariyle piyasa değeri, yıllıklandırılmış net kar rakamı ve yıllıklandırılmış
esas faaliyet kar rakamının gösterilmesi istenmiş.
Ve bizlere “yıllıklandırılmış” kavramını öğretmiş;
“… Bu tabloda net kar rakamları dönemsel
bazda verilmiştir. Örneğin Mart 2012’de bu şirket 4 milyon TL kâr ederken,
Haziran 2012’de 9 milyon TL kar etmiştir. Bu şirketin 2012’deki yıllık net kârı
22 milyon TL’dir ve Aralık.2012 yazan kolonda gösterilmektedir. Mart 2013 için
net kar rakamı 2 milyon TL’dir. Şimdi Mart 2013 için yıllıklandırılmış net kârı
bulalım. Bunun için Aralık 2012 net kâr rakamına Mart 2013 net kâr rakamını
ekleyip, bulduğumuz toplam değerden Mart 2012 net kâr rakamını çıkaracağız.
Yani; Mart 2013 yıllıklandırılmış
net kar rakamı: 22 + 2 – 4 =20 milyon TL
Demek
ki bu şirket 2012 Mart döneminden 2013 Mart dönemi sonuna kadar olan 1 yıllık
süre içinde 20 milyon TL kâr etmiş. Şimdi de sen Haziran 2013 için
yıllıklandırılmış net kâr rakamını bul.
-
Tamam hocam… Demek ki aynı mantıkla, Haziran.2013 kar rakamına 2012 net kârını
ekleyeceğiz ve 2012 haziran net rakamını çıkaracağız ve böylece 2012 Haziran
döneminden 2013 Haziran dönemine kadar geçen bir yıllık sürede şirketin ne
kadar kâr ettiğini bulacağız;
Haziran
2013 yıllıklandırılmış net kar rakamı: 22 + 8 – 9 =21 milyon TL
Niçin
yıllıklandırılmış rakam hesaplıyoruz?
Biliyorsun
şirketler borsada 3 ayda bir, yani yılda dört defa finansal tablolarını
(bilanço ve gelir tablosu) açıklıyorlar. Şirketin karlılık performansını görmek
istersen Mart ile Haziran kâr rakamını karşılaştıramazsın. Çünkü Haziran kârı,
Mart kârını da içerir. Bu durumda sadece Geçmiş yılın Haziran ayı ile bu yılın
Haziran ayı rakamlarını karşılaştırmak mümkün olabilir ama bu durum şirketin
genel gidişatı hakkında net bilgi vermez. Bizler zaman içinde şirket nasıl
performans gösteriyor sorusuna cevap bulmak istiyorsak, her bilanço dönemini
yıllıklandırarak bakmamız gerekiyor. Böylece şirketin hem Mart hem de Haziran
dönemlerindeki kar performansını karşılaştırabilir hale geliyoruz.
Yıllıklandırma yaptıktan sonra, bu verdiğimiz örneğe bakalım;
Burada görüldüğü üzere Aralık 2012’den sonra şirketin yıllık kârı Mart 2013’de 20 milyon TL’ye düşmüş, Haziran 2013’de 21 milyona yükselmiştir. Ama Mart ve Haziran performansının 2012 Aralık performansından düşük olduğunu böylece görüyoruz. “
Okumaya, gelişime devam.
Şimdi (22.06.2023 – 14.00)
faiz artırım kararı Merkez Bankası tarafından açıklanacak. Artsa da azalsa da
açıkçası uzun vadeli bakış açımı etkilemez.
Her ayın ALIM GÜNÜ’nde
portföy şirketlerini alıp geçenler için bunlar 10 yıl içindeki küçük
hadiselerdir.
Sağlıcakla kalın;
Önemli bir hatırlatma: “Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Burada yer alan ve hiçbir şekilde yönlendirici nitelikte olmayan içerik, yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir. Bu tavsiyeler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.”